balikhane kasri
16. yy da bostancı ocağına bağlı bir de cellât ocağı kuruldu. İlk kurulduğu zamanlar cellât ocağında 5 cellât mevcut iken, zamanla cellâtların sayısı artarak 70 e ulaştı. Cellâtların lideri olan cellâtbaşı, bostancıların lideri bostancıbaşına bağlıydı. Sıradan mahkûmların cezâlarını diğer cellâtlar îfâ ederken, devlet adamlarının ve mühim şahsiyetlerin infâzını cellâtbaşı gerçekleştirirdi. Vezirlerin, kazaskerlerin, beylerbeyilerin vs. üst düzey devlet adamlarının îdamlarında bostancıbaşı da bulunur, îdam fermânını okuyarak, mahkûmu tesellî eden sözler söylerdi. Sonra da cellâtbaşı infâzı îfâ ederdi. Saraydan çıkan infaz emri; eğer îdam sarayda olacaksa bostancıbaşıya, saray veya İstanbul dışında olacaksa kapıcıbaşına verilirdi.
—Bostancıbaşı! Götürün şu mendeburu Balıkhâne Kasrı’na.
Pâdişâhın gür sesiyle söylediği bu cümle, Arz Odası’nın çinili duvarlarında yankılanınca, karşısındaki şahıs buz kesilir, yağmurda kalmış ıslak it gibi titremeye başlardı.