keramet kavukta
KERÂMET KAVUKTA
Sultan 2. Mahmut’un sadrazamı Mehmet Emin Rauf Paşa da Balıkhâne Kasrı’na kapatılanlardan. Hâlet Efendi’nin hışmına uğrayıp 1818 de 3 gün bu kasrın karanlık odasında ecel teri döktükten sonra, endişeyle âkıbetini beklerken, zindanın demir kapısı açılmış, Bostancıbaşı elinde tepsi, içeri girmişti. Rauf Paşa korkuyla tepsideki kadehin rengine baktı evvelâ. Paşa’nın, karşısında bostancıbaşıyı gördüğü an geçirdiği şok ve müthiş ölüm korkusu sebebiyle erkekliğini dahi kaybettiği meşhurdur. Sultan Mahmut, affettiği yakışıklı sadrazamına iltifatta bulunmuştu daha sonra:
—Kallâvî kavuğun böylesine yakıştığı bu başa nasıl kıyılır?
Rauf Paşa zâten affedilecekti. Lâkin padişah bunu lâtif bir sebebe bağlayarak iltifatta bulunmuştu. Böylece Rauf Paşa, başına kallâvî kavuk ( sadrazam kavuğu ) çok yakıştığı için îdamdan kurtulan sadrazam olarak târihe geçti.