osmanli kahvesi
Türk kahvesi
Her gün içtiğimiz kahvenin acı tatlı uzun bir geçmişi var...
Nasıl ki bir acı fincanının kırk yıl hatırı varsa... Onun geçmişinde çelişkili yasaklamalar gemilerin tabanı delinerek çuvallarla denizi boylamak ve içenlerin idamı gibi yasaklamalar bile bulunuyor Eskiden doğum hazırlıklarına başlandığında ebelerle görüşülürdü. Bu seçim genellikle aileden birine de daha önce doğum yaptıran kadın üstünde sonuçlanır doğumu onun yaptıracağını ise kendisine gönderilen bir okka çiğ kahve ve şekerle belirtirlerdi... İçilmenin dışında ödül olarakta verilen kahve ilk olarak İstanbul a Kanuni döneminde 1555 yılında geldi. O çağda okur-yazar aydınların sohbet merkezi olarak toplandıkları ilk kahveler Tahtakale de açıldı. Halepli Hakem ve Suriyeli Şems ilk kahvehaneyi açan kişilerdir. Kısa sürede çoğalıp müşterisi artan kahvelere din çevresinden tepkiler gelince Şeyhülislam Ebusuud Efendi kahvenin haram olduğu konusunda fetvalar verdi. Ne garip aynı çağda Papa kahve bir İslam içkisidir diyerek Hristiyan alemine yasaklamıştı. Aslı günlük siyasi konu ve olayların konuşulmasını yasaklamak olduğu kahve ve hanesinin yasakları bundan sonra da devam etti. III.Murat ve I.Ahmet döneminde kısa süreli IV.Murat döneminde ise uzun bir dönem yasaklar listesinde kalan kahve IV. Mehmet döneminde özgürlüğünü elde etmiştir. Kahvenin bir adı Muka dır. Bu sözcük Kızıldeniz doğusundaki Muha kasabasından gelmektedir. İlk defa kahve bu limanından ihraç edilmesinden ötürü bu isimle anılmış. Türk kahvesinin kendisi kadar pişirilmesinde kullanılan yöntem ve sunulduğu fincanlar da yüzlerce yıllık bir geleneğin izlerini taşır Kahve içme ve ikramı bizde yaygın. Genellikle 40 çeşid pişirimi olan kahvenin belki de hatır sayısı oradan gelmekte.. Günümüzde sade orta ve şekerli olarak içilen kahve şimdilerde hanesini kaybetmiştir. Eskiden esnaf kahvehanesi gariban hemşehri işçi veya amele kır köy kuşçu lonca mahalle pehlivan sabahçı semt bulvar kahvehaneleri diye ayrılan bu yerlerin günümüzde az da olsa bazı türlerine rastlanmaktadır. Eyüp sırtlarındaki Pierre Loti günümüzde hala yaşayan kır kahvesine iyi bir örnek olarak hala yaşamını sürdürmektedir. Bilindiği üzere Pierre Loti nin hayatı çok kadınlıdır. Ama en büyük numarayı ona yine kadınlar yapmıştır. Bazı yazarlar Eyüp sırtlarında Azade ve Cenan ın mezarlarını arayıp aşk ağıtları yakadursunlar biz Loti nin hatunlarından bilinen Cenan Hanım ın aslında Fransız yazarlarından Helys olduğunu açıklayalım |