yavuz selimin tahta cikisi
Baba-oğul mücadelesi
I. Selim'in John Young tarafından yapılmış bir portresi
Şehzade Selim, Semendire'ye gitmeyip yolda oyalanırken, merkezden sancağa gitmesi emredilirken; Şahkulu meselesinin sonuçlanmasını beklediğini arz ediyordu. Sonuçta Şahkulu ile savaşılmış, bu savaşta Veziriazam Hadım Ali Paşa hayatını kaybetmişti. Şehzade Ahmed ise asileri takip etmek yerine Amasya'ya dönmesi, askerlerin Ahmed'e olan desteğini azalmıştı. Hadım Ali Paşa'nın vefat ettiğini öğrenen Beyazid, yine aynı zamanlarda Karaman Valisi oğlu Şehzade Şehenşah'ın da ölüm haberini de alınca; saltanattan kati surette çekilmeye karar verdi. Devlet ileri gelenlerini davet edip görüştü ve çoğunluk Şehzade Ahmed'in hükümdar olmasını destekledi. Hadım Ali Paşa'nın yerine veziriazam olan Hersekzade Ahmed Paşa, bu karara katılmadı; padişahın çekilmemesi, Şehzade Selim'in Semendire'de kalması, Şehzade Ahmed'in ise Karaman eyaletine nakledilmesi gerektiğini savunsa da başta padişah olmak üzere çoğunluk Şehzade Ahmed'in hükümdar olmasını istediğinden kendisine haber gönderdi. Karar verildikten sonra padişah Bayezid, Rumeli beylerini çağırarak onlardan Şehzade Ahmed'e itiraz etmeyeceklerine dair söz aldı. Rumeli beyleri gibi Selim'i destekleyen yeniçeriler ise Ahmed'in hükümdarlığını önlemek için "Senin sağlığında biz başkasını padişah istemeyiz" diye teminat vermişti. Filibe'de bulunan Şehzade Selim ise tüm bunları adamları vasıtasıyla öğreniyordu.
Bayezid'ın verdiği ahidname'ye uymadığını anlayan Şehzade Selim, 40.000 kişilik kuvvetle, Çorlu'da babasının bulunan kuvvetlerinin olduğu ovaya girdi. Ağustos 1511 tarihinde vuku bulan savaş sonunda Selim kuvvetleri bozuldu. Şehzade takip edenlerin elinden zorla kurtularak Karadeniz sahiline geldi ve kendisine katılanlarla İğne Ada (İnada)'dan gemiyle Kefe'ye gitti. Selim'in bu mağlubiyeti üzerine, Ahmed'e derhal İstanbul'a gelmesi yazıldı.
Veziriazam Hersekzade, daha önce verilen ahidnameye sadık kalınması, hiçbirinin bir diğerine tercih edilmemesini savundu. Ayrıca askerin Selim'den taraf olduğunu, Kapıkulu Ocakları'nın Ahmed tarafına çevirdikten sonra saltanatı terketmesini ve Ahmed'i İstanbul'a getirtmeyerek Karaman'da alıkoymasını padişaha arz ettiyse de bu sözü dinlenmedi. Şehzade Ahmed İstanbul'a vardığının ertesi günü padişah ilan edildi.
Yeniçerilerin ayaklanması ve Sultan Selim'in cülusü
I. Selim'in cülusü
Şehzade Ahmed'in hükümdarlığını tanımayan yeniçeriler, bununla kalmayıp içlerinde devlet ileri gelenlerinin evlerinin de olduğu birçok evi talan etti. Yeniçeriler, Selim'e sadakat göstererek onun gelmesi ve veliaht olması gerektiğinde ısrar etti. Bunu haber alan Ahmed Anadolu'ya döndü. Selim karşıtları bunun üzerine Şehzade Korkud'u hükümdar yapma düşüncesiyle kendisini acele İstanbul'a davet ettiklerine dair haber yolladılar. Bunun üzerine İstanbul'a gelen Korkud'a yeniçeriler hürmet gösterse de, Selim'den başkasını istemediklerini söylediler (Yenibahçe ayaklanması 6 Mart-24 Nisan 1512). Bu durum üzerine zor duruma düşen ve artık hükmü ve nüfuzu kalmayan Bayezid Selim'i İstanbul'a davet etti. Bayezid başlangıçta saltanattan çekilmeye yanaşmayarak Selim'e, Şah İsmail üzerine yapılacak sefere Serdar tayin etmeyi teklif etsede; Selim ordunun başında hükümdarın bulunması gerektiğini söylerek bu teklifi reddetti. Bayezid oğlunun hükümdar olma isteği ve asker ile bazı devlet adamlarının Selim'den taraf olduğunu görünce saltanatı Selim'e terketti (Safer 918/Nisan 1512). Selim'in cülusu da 23 Mayıs'ta gerçekleştirilmiştir.
Bayezid tahttan çekilip istirahat edeceği Dimetoka'ya gitmek üzere yola çıksa da Dimetoka'ya varamadan Çorlu civarında ansızın vefat etti. Bu konuda kayıtlar Bayezid'ın; yolda giderken hastalandığından ya da ihtiyarlığından ötürü eceliyle öldüğünü söylese de, Tacü't-Tevarih'te zehirlenmek suretiyle öldüğünden bahsedilmektedir. Ayrıca Şehzade Ahmed, Memlük Sultanı'na yazdığı mektupta babası Bayezid'ın hastalanarak vefat ettiği duyurulduktan sonra halk arasında vefatının kardeşi Selim tarafından yapıldığı görüşünün yaygın olduğunu yazmıştır