sultan 1.ahmed turbesi 3d animasyonlu
Sultan Birinci Ahmed 18 Nisan 1590 günü Manisa`da doğdu. Babası Sultan Üçüncü Mehmed, annesi Handan Sultan`dır. Çok mükemmel bir tahsil gördü.
Arapça ve Farsça`yı mükemmel derecede konuşurdu. Ok atmak, kılıç kullanmak, ata binmek gibi savaş ve askerlik alanlarında çok usta olan Sultan Birinci Ahmed, ava ve cirit oyununa çok düşkündü. Çok sade giyinirdi. Babası Sultan Üçüncü Mehmed`in ölümü üzerine 21 Aralık 1603`te Eyüb Sultan`da kılıç kuşanarak tahta geçti. Sultan Birinci Ahmed, Kanuni Sultan Süleyman`dan sonraki padişahlar içinde devlet işleriyle yoğun şekilde uğraşan ilk padişahtı. Çocuk denecek yaşlarda bile mükemmel kararlar alırdı. Daima ilim ve irfan sahibi büyük kişilerle birlikte olur ve onlara akıl danışırdı.
Sultan Birinci Ahmed`in hayatında 14 sayısının önemli bir yeri vardır. Çünkü, on dört yaşında padişah olmuş, on dört yıl saltanat sürmüş ve Osmanlı padişahlarının on dördüncüsüdür.
Sultan Birinci Ahmed yakalandığı tifüs hastalığından kurtulamayarak 21 Kasım`ı 22 Kasım`a bağlayan gece 1617 yılında 28 yaşında vefat etti.
Erkek Çocukları: İkinci Osman, Dördüncü Murad, Sultan İbrahim, Bayezid, Süleyman, Kasım, Mehmed, Hasan, Selim, Hanzade, Ubeyde
Kız Çocukları: Gevherhan Sultan, Ayşe Sultan, Fatma Sultan, Atike Sultan
Hayatından önemli kesitler
· 13 yaşında Yunanlı cariye Evdoksiya (Mahfiruz Sultan)’dan çocuğu oldu (Genç Osman).
· İkinci karısı Rum Anastasia (Kösem Sultan) idi. (IV. Murat ve Deli İbrahim’in annesi)
· Sadrazamı Derviş Paşa’yı makamında bizzat kendisi öldürmüş ve kafasını hançerle kesmiştir. Daha sonra da adet olduğu üzre eşleri ve çocuklarını öldürtmüştür.
· Anadolu’da 40.000 Türkmen’i öldürüp çukurlara doldurduğu için adı Kuyucu Murat Paşa’ya çıkan sadrazam I.Ahmet’in sadrazamıdır.
· Sadrazamlık özellikle bu yıllarda padişaha belli bir para verilerek elde ediliyordu. Örneğin, Kuyucu Murat Paşa 30.000 Nasuh Paşa da 40.000 altın lira vermişlerdi padişaha.
· Nasuh Paşa’da bir neden bulunup öldürülüp tüm mallarına el konduktan sonra 50.000 altın lira veren Öküz Mehmet Paşa sadrazam oldu.
· I. Ahmet 27 yaşında iken şiddetli bir karın ağrısı ile birkaç gün içinde öldü.
Sultan Birinci Ahmed tahta geçtiği sırada, Osmanlı İmparatorluğu batıda Avusturya, doğuda İran ile savaş halindeydi. Osmanlı ordusu Sinan Paşa komutasında Nahcivan üzerinden Revan`a yürüdü. İranlılar Osmanlı ordusunun geçeceği güzergahtaki gıda maddelerini yok ediyorlardı. Yeniçeriler de Van`a dönülmesini istiyorlardı. Osmanlı ordusu kışı Van`da geçirdi.
Tebriz`i geri almak için yapılan savaşta Osmanlı ordusu, Şah Abbas`ın ordularını Selmas yörelerinde yendi. Ancak, Erzurum Beylerbeyi Sefer Paşa`nın çekilen düşman kuvvetlerini izleyip asıl ordudan ayrılmasını fırsat bilen Şah Abbas, ordu merkezine ani bir saldırıda bulundu. Yenilgiye uğrayan Sinan Paşa önce Van`a, daha sonra da Diyarbakır`a çekildi. Şah Abbas Şirvan, Şemahi ve Gence`yi kolaylıkla ele geçirdi. Osmanlı İmparatorluğu Avrupa`da devam eden Avusturya Savaşı ve iç isyanlarla uğraştığı için İran cephesinde başarılı olamıyordu. Sadrazam Nasuh Paşa, Şah Abbas`ın barış önerisini kabul etti.
1612 yılında yapılan Nasuh Paşa antlaşmasıyla dokuz yıl süren Osmanlı İran Savaşı sona erdi. Yapılan antlaşmayla, İran Osmanlı Devlet`ine iki yüz deve yükü ipek vermeyi kabul etti. 1615 yılına kadar süren barış dönemi Şah Abbas`ın antlaşmayı bozması üzerine sona erdi. Yapılan savaşlarda Osmanlılar çok kayıp verdi. Sultan İkinci Osman (Genç Osman) döneminde, Nasuhpaşa antlaşması temel alınarak yapılan Serav antlaşması ile barış tekrar sağlanacaktır (26 Eylül 1618).
Celali İsyanları
Yavuz Sultan Selim döneminde binlerce taraftarı ile ayaklanan Yozgatlı Celal, Osmanlı Devleti için büyük problem olmuştu. Bu isyanlar bastırıldı ise de Anadolu`da meydana gelen iç isyanlar ve karışıklıklara yine Celali İsyanları denildi. Sultan Birinci Ahmed döneminde Celali İsyanları tekrar patlak verdi.
Bunların en önemlileri;
- Tavil Ahmed
- Canbolatoğlu
- Kalenderoğlu
- Deli Hasan ayaklanmalarıdır.
Bu sırada Sadrazam olan Kuyucu Murad Paşa son derece sert bir askerdi. Acıma nedir bilmezdi. Bunları bastırmak için çok şiddet gösteriyor, hatta suçlu ile suçsuz ayırımı yapmadan "ibret osun" diye masumları da öldürtüyordu.
Öldürttüklerini açtığı kuyulara attırmak gibi bir alışkanlığı olduğundan kendisine "Kuyucu" lakabı takıldığı söylenir. Kuyucu Murad Paşa`nın ısrarlı ve sert politikaları sonunda Celali İsyanları zor da olsa bastırıldı.
Zitvatorok Antlaşması
Sultan Birinci Ahmed tahta geçtiği sırada Avusturya Savaşı devam ediyordu. Osmanlı kuvvetleri Belgrad`dan Budin`e doğru ilerlemekteydi. Peşte (25 Eylül 1604) ve Hatvan kaleleri savaş yapılmadan kolaylıkla ele geçirildi. Osmanlı ordusu ilerleyerek Budin`in kuzeyinde bulunan Vaç kalesini ele geçirdi (16 Ekim 1604). Osmanlı Ordusu, Sultan Birinci Ahmed`in buyruğu üzerine Belgrad üzerinden Budin`e yürünü. 29 Ağustos 1605`de Estergon kalesi kuşatıldı ve Ciğerdelen kalesi fethedildi. 8 Eylül`de Vişigrad, 19 Eylül`de Saint Thomas (Tepedelen) kaleleri fethedildi. 3 Ekim 1605`de ise Estergon kalesi teslim alındı.
Osmanlılar da, Avusturyalılar da ard arda yapılan bunca savaştan dolayı sosyal ve ekonomik yönden çok yıpranmışlardı. Daha önce yapılan barış görüşmelerinden bir sonuç çıkmamıştı. Ancak 11 Kasım 1606`da Estergon-Komorin arasında, Zitva suyunun Tuna Irmağına döküldüğü yerde imzalanan Zitvatoruk antlaşmasıyla barış sağlandı.
Antlaşmaya göre Eğri, Estergon, Kanije kaleleri Osmanlılarda , Rop ve Koman kaleleri Avusturyalılarda kalacaktı. Avusturya bir kereye mahsus olmak üzere 70.000 altın savaş tazminatı ödeyecekti. Osmanlı padişahı Avusturya İmparatoruna Roma İmparatoru (Cesar) ünvanıyla hitap edecek, her üç yılda bir karşılıklı armağanlar gönderilecekti. Avusturya`nın Macaristan için ödemekte olduğu yıllık 30.000 altın vergi kaldırılacaktı.
Zitvatoruk Antlaşması Osmanlıların lehine gibi görünse de Osmanlı Devleti artık eski gücünde değildi. Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti`nin Avusturya karşısındaki kat`î üstünlüğü sona ermiş, siyasi dengeler Osmanlı aleyhine bozulmaya başlamıştır.
Mimari Eserler
4 Ocak 1610`da altı büyük minareli ve 16 şerefeli Sultanahmed Camii`nin temel atma merasimi yapıldı. Dinine bağlı bir insan olan Sultan Birinci Ahmed, caminin temelleri kazılırken eteğinde toprak taşıdı ve amele gibi çalıştı.
9 Haziran 1617`de inşaatı biten Sultanahmed Camii ibadete açıldı.
Ayrıca Şehzadebaşı Kuyucu Murad Paşa Külliyesi,
İstanbul Mesih Paşa Camii,
Piyale Paşa Camii,
Elmalı Ömer Paşa Camii yaptırılan önemli mimari eserler arasındadır.